Doğup büyüdüğüm, beni ben yapan her şeyde mutlaka bir dokunuşu olan İzmir’le ilgili okumayı, araştırmayı severim çünkü bana göre insanın kişiliğini şekillendiren şehrin geçmişine yapılan yolculuk, kendini tanımanın da yollarından biridir. Yine böyle bir yolculukta dikkatimi çeken, eskilerden kalma bir İzmir fotoğrafının altına şu yazı iliştirilmişti:
“İzmir; Ege’nin incisi, batının en doğusu, doğunun en batısı… İzmirli büyük ozan Homeros’un ‘gök kubbenin altındaki en güzel şehir’ olarak betimlediği, Aristo’nun İskender’e ‘görmezsen eksik kalırsın’ diyerek önemini vurguladığı, büyük yazar Victor Hugo’nun onu hiç görmeden adına şiir yazıp bir ‘prenses’e benzettiği; farklı kültürlerin, yaşam tarzlarının, inançların binlerce yıldır bir arada barış içinde yaşadığı kavimler kapısı; Doğu Akdeniz’in merkezi, Ege’nin gerdanlığı!”
Yazıyı okuduktan sonra hissettiğim hoşnutluk ve beklenmedik bir merak duygusuydu. Çocukluğumun, gençliğimin her anına tanıklık etmiş şehir, insanlık tarihinde iz bırakmış birçok kişiyle ortak paydaydı. Onların gördüğü, yaşadığı, hayal ettiği İzmir kim bilir nasıldı diye düşünürken aklıma edebiyatımızın büyük isimleri geldi.İzmir’in onların hayal dünyalarındaki karşılığı nasıldı? Şiirlerinde İzmir’e nasıl yer vermişlerdi?
Bu düşüncelerle keyifli bir araştırma daha başladı benim için. İzmirli şairleri düşününce aklıma gelen ilk isim Attilâ İlhan oldu. Attilâ İlhan gerçekten de İzmir’in ruhunu en iyi bilen isimlerdendi.“Gaziler Caddesi” şiirinde şehrin geçirdiği değişimi en net şekilde gözlemleyebileceğiniz Basmane semtine ve Gaziler Caddesi’ne yer vermiştir.
GAZİLER CADDESİ
Basmane’de Gaziler Caddesi’ne
Küçük bir yağmur götürdüm
Siz böyle akşamüstü görmediniz
Gizlice bir şarap tuttum
Yine o şehir korkusu
Ola ki simsiyah sarhoşum
İçimde elektrik uğultusu
Bir de kötümserlik sebepsiz
(…)
Basmane’de Gaziler Caddesi’ne
Ürkek bir çarşamba götürdüm
Siz böyle bir akşamüstü görmediniz
ATTİLÂ İLHAN
Edip Cansever de İzmir’i kendi gözünden anlatmıştır. “İzmir’in Akşamları” şiiri zihninizde akşam vakti bir İzmir görüntüsü oluşturur. Kordon’da oturup etrafınıza şöyle bir baktığınızda Cansever’in anlattıkları birer birer karşınıza çıkacaktır.
İZMİR’İN AKŞAMLARI
(…)
İzmir’in denizleri koskocaman
Çocuklar uzatır ayaklarını denize.
Midye keser ayaklarını kaçarlar
Sevine sevine.
İzmir’in akşamları İzmir’in,
Nasıl sevilmez böyle akşamlar.
Bir yanar bir söner Karşıyaka’nın ışıkları,
Gün olur insanı deli eder.
İzmir’in ışıkları İzmir’in,
Barların, vitrinlerin önünde
Gemiler gelir rüzgârla dolu,
Gemiler gider ışıklar içinde.
EDİP CANSEVER
Turgut Uyar için İzmir; sıkıntılardan, karamsarlıktan uzak bir liman, kaçılacak bir yerdir. “Hadi İzmir’e” şiirinin her satırında bu duyguyu hissedebilirsiniz.
HADİ İZMİR’E
(…)
neden öldü ben burdaydım sen ordaydın
belki de bahar filan vardır erzincanda ne bilelim
hadi kalk tirenler kalkıyor duyuyorum
biliyorum
yorgunsun her geceden, biriken her geceden
haydi kalk şimdi bunu gömelim
haydi kalk bitiverdi
haydi kalk yorgun güzelim haydi kalk
hadi artık öldüm biliyor musun
hadi kalk
İzmirlere filân gidelim
TURGUT UYAR
Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun “Karabiber” şiiri beni çocukluğuma ve İzmirlilerin yaz mevsimindenefes aldıkları sayfiyelere götürdü. Öyle ya, oyunlarımızın mekânı bahçelerde mutlaka bir karabiber ağacı olurdu, ellerimizi yapış yapış yapan ve karabiber kokutan…
KARABİBER
İzmir´de bir ağaç gördüm
Adı karabiberdi karabiber
Yaprağının ucunu ısırdım
Tadı karabiberdi karabiber.
(…)
Çiçek mi, meyva mı, tohum mu nedir
Nar tanesi gibi pırıl pırıl
Çingen pembesinden sıcak
Karabiber ağaçlar dolusu
Karabiber sebil
Karabiber salkım saçak
İzmir´de bir ağaç gördüm
Adı karabiberdi
Dalını, meyvasını, gölgesini
Getirdi masamıza serdi
Yapraklarını görsen bayılırsın
Bir yazma oyası kadar ince
Söğüt dallarından narin
Saçlarının arasında dolaştığını duyarsın
İncecik biberli ellerin
BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU
İzmir’e yer verilen şiirleri okudukça birçok şairimizin de aslında bu güzel şehrin hissettirdikleri karşısında kayıtsız kalmadığını gördüm. Şiirlerini paylaştığım şairlerin dışında daha birçok büyük isim şiirlerinde bir şekilde İzmir’e dokunmuştu. Nazım Hikmet, İlhan Berk, Cahit Külebi, Behçet Necatigil, Hüseyin Yurttaş, Refik Durbaş ve daha niceleri…
Son olarak İzmirli şair Necati Cumalı’nın “İthaf” şiirine yer veriyorum. İzmir’e değinen şiirinde bir şehrin aşkla olan ilişkisini ifade etmiş. Cumalı’nın hislerine katılmamak, onu anlamamak mümkün değil.
İTHAF
Aşkı şehirler yaratır, şehirler yaşatır
Ben gönlümce yaşadım, gönlümce sevdim
Bilirim saadetim, yalnızlığım bundandır
Seni bulduğum, kaybettiğim günden bilirim.
Aşklarının tarihi bir şehrin tarihidir diyorum
Gün gelir aşklarıyla anılır şehirler anılırsa
Niyetim sevdalı sözler etmek de olmasa
İzmir için ne yazarsam sana adıyorum!
NECATİ CUMALI
Onur ALTUN
Türk Dili Ve Edebiyatı Öğretmeni
Şu an herhangi bir yorum yok. İlk yorumu yapmak ister misiniz?