Okyanus Koleji - Kolej, Özel Okul, Ana okulu, ilkokul, ortaokul, Lise | Lise Eğitiminde Doğru Seçimlerin Ebeveynle İlişkisi: Büyüyünce Ne Olacaktık?
Lise Eğitiminde Doğru Seçimlerin Ebeveynle İlişkisi: Büyüyünce Ne Olacaktık?
Lise Eğitiminde Doğru Seçimlerin Ebeveynle İlişkisi: Büyüyünce Ne Olacaktık?

Zamanı biraz geri sararak düşünmeniz için size şu soruyu sorsak: Büyüyünce ne olacaktınız? Bu soru için küçüklüğümüzde sinirimizi bozan, ancakher kuşakta tazeliğini koruyan adeta atalarımızdan yadigâr, en eski kariyer rehberliği sorgusu desek abartmış olmayız. Bu soru sorulduğunda kuşkusuz, değişmez ve gerçekçi bir cevap almak doğal olarak her zaman mümkün olmuyor. Peki, siz çocuklarınız için doğru ve gerçekçi olan cevabı ararken nelere dikkat etmelisiniz? Ne demiş Konfüçyüs: "Hayat boyu çalışmak istemiyorsan sevdiğin işi yap!"


Her yerde duyduğumuz klişeleşmiş bir cümledir aslında, sevdiğin işi yapıyorsan ömür boyu çalışmış gibi hissetmezsin, hobini işin olarak yaparsan çalışmaktan mutsuz olmazsın. Bu cümlelerin bize işaret ettiği tek bir nokta var aslında; doğru meslek seçimi. Yoksa sakın bir hobiyi meslek edinme hatasına düşmeyin ki, günde ortalama 8 saatin geçirildiği bir mesleği icra ederken insanın bazen uzaklaşmak isteyip, bir görev olarak değil de sadece mutlu ettiği için yapabileceği şeyleri de olsun. Bu nedenle sevilen işi yapmak ile hobiyi ayırmak önemli. Bizim konumuz, çocuğunuzun seveceği işi yani onun için doğru veya uygun mesleğin ne olduğunu nasıl bulacağınız ve ebeveyn olarak sizin bu süreçteki rolünüz.

Bir mesleği doğru yapan şey; mesleği icra eden kişinin ilgi ve yetenekleriyle icra ettiği mesleğin uyumlu olmasıdır. Yani doğru meslek yoktur aslında, kişiye uygun meslek vardır. Bu nedenle bir kişi ilgi ve yeteneklerini ne kadar erken keşfederse, yani kendini ne kadar erken tanırsa o kadar erken bir meslek hedefi belirleyebilir. Kendini, ilgi ve yeteneklerini keşfetmek için insan günlük yaşantısında yapmaktan keyif aldığı eylemlere, öğrenmekten sıkılmadığı etkinliklere bakmalıdır öncelikle. Elbette eğitim kurumlarında, danışmanlık merkezlerinde bir takım profesyonel testlerle de sonuç almak mümkündür ancak bireyin kendine yönelik yaptığı değerlendirme kişiyi doğru mesleğebir adım önde götürür. İşte bu nedenle, çocuklarınızın keyif aldığı her eylem, her etkinlik, her iş, üstesinden geldiği her sorumluluksiz ve çocuklarınız için, uygun mesleğin ne olduğunu belirlemede birer ipucudur.

Çocuğunuzun Mutlu Anlarına Tanık Olun

Daha çocukken hayvanlara karşı koyulmaz bir sevgi beslemesi, yeni girilen bir ortamda çevreyi büyük bir iştahla merak ederek incelemesi, çocuklarınızın akranlarından farklı yaptığı şeyler, insanın nasıl var olduğuna dair kitaplar okuyup filmler izlemesi, teknolojiyi delicesine merak edip eldeki araç gereçleri parçalayıp incelemesi, dünyayı renklendirme gayesiyle boyalarla özel bir bağ kurması, büyük bir kitleye hitap ederek bir nevi kanaat önderliği yapma girişimleri… Daha ekleyebileceğimiz birçok örneği çocuklarınızda gözlemleyebilirsiniz. Ve çocuğunuzla bu konuda sohbet ederken ona şunu sorabilirsiniz: En çok ne yapmak seni mutlu ediyor? Bu soru ile çocuğunuzun da kendisi hakkında düşünmesini sağlayabilirsiniz. Tüm bu gözlemler ve düşünme etkinliği, eğitim-öğretim dediğimiz sürecin bir parçasıdır aslında. Bu süreçte gözlemleriniz ne derece kuvvetliyse, çocuklarınıza o derece yardımcı olursunuz.

Çocuğunuzun Yerine Değil; Çocuğunuz İçin Düşünün

Ebeveynler olarak çocuklarınız için en iyisi, en güzeli, en doğrusu ne ise onu istersiniz ve bu dünyanın en normal beklentisidir. Ancak bu noktada dikkatli olmanız gerekir. Bazen bu istekler, kendi duygularınızla karışıp farkında olmadan çocuğunuzun kişiliği, karakteri, yetenekleri ve isteklerini bulanık olarak görmenize sebep olabiliyor ve bu da ileride mutsuz edici sonuçlar doğurabiliyor. Siz en güzelini isterken, çocuğunuzun mutluluğunu ıskalamamak için bu aşamada ebeveynlere ve öğretmenlere düşen rol, çocuklar için meslek seçmek değil; çocukların meslek seçimine yardımcı olmak olmalıdır. Onlara mesleklerle ilgili keşif yapmalarında, bir mesleğin olumlu olumsuz yönlerini görmelerinde, kendi yeteneklerini fark etmelerini sağlamakta ışık tutabilir, sunabileceğiniz imkânları anlatabilir, geleceğe yönelik ön görülerinizi ve tecrübelerinizi paylaşabilirsiniz, hatta çocuğunuzun ilgi ve yeteneklerine dair gözlemlerinizi de dışarıdan bir göz olarak onlara anlatabilirsiniz ancak nihayetinde son kararı onlar vermelidir. Özellikle ebeveynlerin bu noktada çocuklarının kararlarına saygı duyduklarını ve her zaman destekleyici olduklarını hissettirmeleri, gelecekte alanında başarılı birer meslek uzmanları yetişmesi için çok önemlidir.

Bir Uzmandan Destek Alın

Bir seçim yapmadan önce kafanızdaki soru işaretlerini, çocuklarınızla uzlaşamadığınız noktaları ya da çocuğunuzun düşündüğü veya birlikte belirlediğiniz mesleklere eğitim sisteminde hangi yollarla ulaşılacağı konusunda bilgi almak içinbir uzmanlık alanı olarak rehberlik birimine danışın veya çocuğunuzu yönlendirin. Uygun meslek seçimi için ilgi ve yetenekler akademik başarıdan bağımsız düşünülememelidir. Mesleğin gerektirdiği özellikler ve çocuğunuzun üniversitede alacağı eğitimin temelleri lisedeki akademik başarısı ile uyumlu olmalıdır. Aksi halde gerçek dışı hedefler ve hayal kırıklıkları kaçınılmaz olacaktır. Akademik başarı ise lise eğitiminde çocuğunuzun zekâ türü, öğrenme stili ve yeteneklerine uygun dersleri seçmesi ile sağlanabilir. Dolayısıyla eğitim sürecinde alan seçimi dediğimiz bu süreç, meslek seçimi yaparken önemli, birbirine bağlı bir aşamadır ve çocuklarınızın doğru yönlendirilmesi için mutlaka uzmanlık alanı olarak okul rehberlik biriminden destek alınmalıdır.

Sonuç olarak şunu söyleyebiliriz, ebeveynleri olarak çocuklarınız adına veya onlar yerine bir seçim yapmaktan kaçınıp çocuklarınızın doğru seçimi yapabilmeleri için öğretmenlerinden veya her türlü kaynaktan destek alarak gerekli verileri onlara sunabilir ve verecekleri kararda en büyük destekçileri olduğunuzu hissettirebilirsiniz. Unutmayın ki, doğru meslek ve alan seçimi yapılırken amacımız çocuklarımız için en uygun kıyafeti bulmaya çalışıyor gibi olmaktır. Psikolojik danışmanlık ve rehberlikte özellik-faktör kuramının meslek seçimini ifade ederken kullandığı birtabir ile söyleyecek olursak “uygun çivileri uygun deliklere yerleştirmek.” Bu süreçte temel ilkemiz olmalıdır.

 

Özge DELİKAN

Okyanus Kolejleri Bahçeşehir Lise PDR Öğretmeni


  • Paylaş

Lise 4895 0 18 Şubat 2021, Perşembe

E-Bülten Üyeliği
Yorumunuzu Yazınız
Yorumlar

Şu an herhangi bir yorum yok. İlk yorumu yapmak ister misiniz?

FORMU DOLDURUN
KAYIT VE ÜCRET İÇİN
SİZE HEMEN DÖNELİM

Arama

Kişisel Verilerin Korunması Politikası - Çerez Politikası - Çerez Ayarları