Elindekiler Paylaşarak Çoğalır
İnsanları birbirine bağlayan vasıflardan biridir paylaşmak. Paylaşmak, insanın elindekileri başkaları ile bölüşmesidir. Maddi veya manevi bir şeyi paylaşmayı bilen insanlar, bencillik duygularından uzaklaşabilmiş kişilerdir. İnsanların mutluluğu paylaştıkça çoğalır, paylaştıkça hafifler üzüntüler. Paylaşma üzerine kurulmuştur dünyamız, böyle yaratmıştır Yaradan. Oksijeni paylaşırız farkına varmadan, bizler için verilen nimetleri paylaşırız belki hiç bilmeden.
Sadece maddi kaynaklar paylaşılmaz bizim dünyamızda. Dert paylaşıldıkça hafifler, sevgi ve mutluluk paylaşıldıkça artar.
Bu kadar güzelken paylaşmak neden açmaz insan elini? Neden çok görür küçük bir tebessümü, sevmeyi? Bitecek midir paylaşsak aşımız, daha yerine gelmeyecek midir cebimizdeki paramız? Bayramımı bekliyor yoksa verecek olduğumuz sadaka? Çanakkale’de mi kaldı düşmanla paylaşılan mataradaki su, paylaşan değil miydi oradaki dedemiz? Nasıl göremeyiz karda al al olan çocuğu? Kendine gelmelidir insanoğlu. Görmezden gelemez dünyayı, yaşayanları. Belki bir tebessüme, belki bir lokma ekmeğimize ihtiyacı vardır çevremizdeki birinin. Sevmeliyiz insanları suyu sever gibi, havayı sever gibi, toprağı sever gibi. Yaradandan ötürü sevmeliyiz onun bizi sevdiği gibi.
Bir bilinç oluşturmalı insan kelimelerde kalmadığı anlatılanların. Ölenlere kapatmamalıyız gözümüzü, yaşayanlara açık tutmalıyız yüreğimizi. Bir yudum su olmalı insan, bir sıcak kazak, bir tepsi ekmek olmalı.
Ali Süha ÖZCAN
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Bölüm Başkanı
Şu an herhangi bir yorum yok. İlk yorumu yapmak ister misiniz?