Fizik, madde ile evren arasındaki ilişkiyi inceleyen bir bilim dalıdır. O kadar geniş bir alanı kapsamaktadır ki o yüzden kendi alt dallarına ayrılma gereği duyar. Mesela; elektrik, optik, termodinamik, nükleer fizik gibi…

Fizik bu kadar geniş bir alanı kapsamakla birlikte bunu anlamak ve anlatmak da bir o kadar zordur. Fizik tamamen günlük hayatla bağdaştırdığımız sürece anlaşılabilen bir bilim dalıdır. Fizik gibi bir branşa hakim olmak günlük hayatta birçok şeyi daha farklı düşünmek ve görme demektir. En basiti, araba kullanırken fizik bilen bir insan viraja nasıl girmesi gerektiğini daha iyi ön görebilmektedir. Bu sadece çok küçük bir örnektir. 

Baktığımız her şeyin fizik kanunları doğrultusunda olduğunu bilerek evreni izlemek diğer insanlardan çok farklı bir duygudur. 

Biraz da astronomiden gidersek geceleri gökyüzüne baktığımızda hangisinin yıldız hangisinin uydu olduğunu ayırt edebiliyoruz. Çünkü yıldızlar sabit ışık saçmazlar, sabit ışık verenler ise uydulardır. Bunun dışında yıldız kayması olarak söylenilen ifade birçok kişi tarafından yanlış bilinmektedir. Neden mi? Yıldızlar sabittir, bizim gördüğümüz kıvılcım yayan parçalar aslında uzaydan atmosferimize giren göktaşlarıdır. Sonucunda ise atmosferde sürtünmeden dolayı yanarak küçülür ve kaybolurlar. Bize de bu çok kısa süreli olan ışık çizgisini izleme fırsatı doğar. 

Görüldüğü gibi hayata farklı bakmak, fizik bilgisine sahip olmak yaşadığımız evde ki her eşyaya hakim olmak gibi bir şeydir.

Murat ÇELİK

Fizik Öğretmeni