Çocukların dört gözle beklediği mevsimdir YAZ. Aileyle doyasıya geçirilen zamanlar; deniz, kum, Güneş üçlüsü; esnek saatlerde uyuyup uyanmalar… Derken, ne oldu bütün bir dönem öğrendiklerimiz? İşte Eylül gelip çattığında İngilizce öğretmeni olarak bizlerin en büyük yakınmasıdır bu. Peki, ne yapsak da yaz dönemini yabancı dil adına dolu dolu geçirsek?
Öncelikle lütfen çocuklarımızı tablet ve telefonla dijitale boğmayın. Nasıl olsa İngilizceye maruz kalıyor deyip onları sanal dünyada özgür bırakmak yapılan en büyük yanlışlardan. Her gün yarım saati geçmeyecek şekilde –eğitici video- elbette izletilebilir. Ya da eğitici İngilizce oyunlar tercih edilebilir. Çocuk şarkıları bol bol dinletilebilir. Güvenilir site ve kaynaklar konusunda öğretmenlerinizden gerekli desteği alabilirsiniz.
Sınırlı interaktif oyunlar dışında oyun önerimiz elbette sınırsız. Bol bol İngilizce oyunlar oynayın. Flash kartlar edinin mesela. Bunların okunuşlarını sesli sözlüklerden destek alıp dinletebilirsiniz. Ardından bir kutuyayerleştirip sırayla çekip ve tahmin etmeye çalışabilirsiniz. Ya da ters çevirip önünüze serip aynılarını bulmaya çalışabilirsiniz. Belirlediğiniz 5-6 kartı önüne dizip gözlerini kapattırıp bir tanesini saklayıp “Hangisi kayıp?” oyununa da çocuklar bayılır mesela…
Oturmayı sevmeyen, kinestetik öğrenmeye ihtiyaç duyan çocuğumuz mu mevcut? O zaman hadi biraz daha enerji deyip ayaklanın. Serpiştirin yerlere şekilleri; hem renklerini, hem şekillerini, hem sayılarını söyleyip hoplayın zıplayın. Ya da alın elinize bir baloncuk makinesini, baloncukları püskürtüp yakalatın ve dokunduğu her baloncuğu İngilizce saymasını isteyin. Ya da bir parkur kurun ve her bir parkura meyve sebzeler gizleyin, bunları toplatıp isimlerini, renklerini, sebze mi meyve mi olduklarını söyletin. Lezzetli mi, sağlıklı mı bunları sorun. Oynayın da oynayın ama tabii İngilizce girdiler ve çıktılar bol olsunJ
Olmazsa olmazımız İngilizce hikâyeler! Çocuklarımızın -seviyesine ve ilgi alanına uygun- hikâyeleri almak için yola koyulun mesela. Birlikte kitap alışverişine gidin. Bu anlamda son zamanlarda o kadar başarılı kitaplar mevcut ki biz büyüklerin bile iştahı kabarıyor okumak için. Kuklalısı da mevcut, üç boyutlusu da… Seslisi de var, Cd-romlusu da… Biz yeter ki merak uyandıran bir tanesini seçipçocuklarımızı teşvik edelim.
Elimizdeki ders kitaplarını ve yıl boyunca hikâye haftalarının ardından eve gönderilen kitapları da raflarda tozlanmaya terk etmeyin lütfen. Onları da belirli aralıklarla tekrar edin. Üzerinden geçip; “Acaba burada neler öğrenmiştin bana da öğretir misin?” şeklinde sorular yönelterek teşvik edin. Yapıştırma, kesme, boyama çalışmalarıyla tekrarları uzatabilirsiniz.
İngilizce bilen ebeveynlerimizin yapabilecekleri en etkili yöntem tabii ki de İngilizceyi günlük hayatlarına serpiştirip bol bol kulak dolgunluğu kazandırmak. Yabancı dilin dersten ziyade bir iletişim aracı olduğunu erken yaşlarda kavrayan çocukların ilgisi ve algısı her zaman farklı olmuştur.
İngilizce konuşamayan velilerimiz de yakınmak ve pişmanlıklarını dile getirmek yerine hiçbir şey için geç olmadığı bilincine varmalılar bizce. Çocuklarıyla birlikte öğrenmeye başlayabilir, yabancı dil konuşulan ortamlarda bulunabilirler. Teknolojinin nimetlerinden faydalanıp online pratik bile yapabilirler.
Tavsiye ve önerilerimizi sunar, sizlere dolu dolu bir yaz dilerizJ HAPPY HOLIDAYS!
ASLI ADALI
İngilizce Öğretmeni
Şu an herhangi bir yorum yok. İlk yorumu yapmak ister misiniz?